Faizin haram olduğu yukardaki ayetten açıkca Anlaşılmaktadir. Rabbimiz mealen;
Faiz yiyenler ancak şeytanın çarparak sersemlettiği kimse gibi kalkarlar.
Bunun sebebi onların, "Alım satım da ancak faiz gibidir" demeleridir.
Halbuki Allah alım satımı helâl, faizi ise haram kılmıştır.
Artık kime Allah’tan bir öğüt erişir de faizciliği bırakırsa geçmişte yaptığı
kendisine aittir, işi de Allah’a kalmıştır. Kim de yine faizciliğe dönerse işte bunlar orada devamlı kalmak üzere cehennemliklerdir.
Babam bundan 25 sene önce birine 30 Canlı Hayvan (tosun) verdi. Alıcı normalde 1-2 ayda ödemesi gereken
Miktarı 1 yıl geçmesine rağmen ödemedi.
Bunun üzerine senet mahkemeye verildi. Mahkeme senet üzerinden yıllık % 80 yasal faiz verilmesine hükmetti. Biz başladık araştırmaya bu faizmidir değilmidir?
Dönemin Alimleri şunu söyledi şayet verirken Altına çevirseydiniz veya Döviz olarak yazsaydınız faiz olmazdı aksi halde faiz olur dediler.
Aradan iki yıl geçti Alıcı içraya rağmen anca ana parayı ödeyebildi .
Alınan ana para ise o günün ortamında 30 Tosun değil anca 12 tosun
parası alabiliyordu. Sonuçta Satıcının Ticaret hayatı bitti.!!!
Peki Ehl-i Sünnetteki içtihat nedir
İmam Ebu Yusuf zamanında biri birine 10 Fülüs (bugünkü madeni lira) borç para verir. Borçlu bir ay sonra ödemesi gerekirken Aradan 1 yıl geçer 10 Fülüsü getirip borç aldığı adama geri verince borç veren kişi itiraz eder. Derki ben sana borç verirken 10 Fülüs 1 dinar (4.25 gram) Altın ediyordu. Şu Anda ise 12 fülüs bir dinar altın ediyor sen bana 12 fülüs ödeyeceksin. Borçlu bunun faiz olacağını ve faizinde haram olduğunu söyleyince anlaşamazlar ve O zamanki Kadı olan İmama Ebu Yusuf’a gitmeye karar verirler.
Kadı imam Ebu Yusuf Borç veren kişiyi haklı bularak Gerçek paranın altın olduğunu ve o zaman 10 fülüs dinar altına Alırken Şimdi 12 fülüs bir dinar altın alabilmektedir Bu yüzden 12 fülüsün geri ödenmesine karar verir.
Kaynak: El Fetva-i Bezzaziyye,I,537)
BU FETVADANDA ANLAŞILMAKTADIR Kİ GERÇEK PARA ALTINDIR.
ENFLASYON ORTAMINDA ALINAN VE VERİLEN MİKTAR EĞER ALTININ
VEYA EŞYANIN YILLIK ARTIŞINI GEÇMİYORSA FAİZ DEĞİL PARANIN
DEĞER KAYBIDIR.
Bütün dünyada ve Sahabe döneminde geçerli olan tek para birimi ALTINDIR.
Sahabe döneminde Paranın bizatihi kendisi kıymetli olduğu için paranın üzerinden para
kazanmak yani bugünkü manada Tefecilik Haram kılınmıştır. Buda enflasyonun üzerinde
Borç para verip almak yani 100 gram altın verildiyse 101 gram alınırsa bu Faize girmektedir.
Aksi takdirde İslam alemi fuzuli olarak Dövize yönlendirilmiş yabancı ülkelerin
parası rağbet görmüş ve dini konuda Hassas insanlar devletin vermiş olduğu
enflasyondan daha düşük krediden dahi faydalanamamıştır.
-Diyanetin TOKİ içinVermiş olduğu Fetva irdelemesi?
-Dindar Esnafın Veresiye Satış Uygulaması Nasıldır?
-Bankadan Konut ve Araç kredisi almak CAİZMİDİR?
Oysaki İmam Ebu Yusuf’un fetvası açıkdır.
Eğer Alınan ve verilen miktar Altının veya bizatihi o eşyanın maddi değerini
geçmiyorsa bu Faiz değil Paranın değer kaybıdır.
Bugünkü kredilerde devlet tarafından hesaplanan Reel enflasyon daha doğru biz baz noktası olacaktır.
Uyarı: Kimse Faize helal diyemez Ancak bu günkü kur farkı altında gelen değer kaybınıda faiz saymak en hafif ifadeyle borç veren kişiye haksızlıktır.
